Articles by "seo"
seo etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
En yeni konular, en gücel haberler. En son çıkan internet haberleri. Oyun haberleri. Hepsi webtegez.blogspot.com'da..

 Arama motoru optimizasyonu (SEO) ve arama motoru pazarlaması gibi dev sektörlere hayat veren Google, arama algoritmasının bilinmeyen yönlerini özel olarak hazırladığı “Google Inside Search” adlı interaktif web sitesi aracılığıyla konunun meraklılarıyla paylaşıyor.

 İnteraktif infografik olarak niteleyebileceğimiz sayfada Google’daki arama sürecinin nasıl geliştiği üç farklı evrede detaylı bir biçimde anlatılıyor. Zira sitede Google’daki arama sürecinin taramadan indekslemeye, algoritmik sıralama ve sunuştan spamlere karşı verilen mücadeleye kadar tamamını görebilmek mümkün.

 Tarama ve indekslemenin anlatıldığı bölümde Google’ın 30 trilyon sayfayı bünyesinde bulundurmasında rol oynayan Crawling tekniği açıklayıcı bir şemayla açıklanıyor. Küçük robot programlar ile webdeki bütün sayfaları tarayan Google, söz konusu internet sitesiyle ilgili bütün verileri kendi sunucularına indeksleyebiliyor. Tam da bu nokta da Google’ın indekslediği site bilgisinin 100 milyon GB yer kapladığının da altı çiziliyor.
 İkinci bölümde ise SEO’ya ilgi duyan kişilerin ana merak konusu Google algoritmasından bahsediliyor. Google’ın sayfa sıralamasında kullandığı kriterlere değinilen bu bölümde arama motoruyla tanıştığımız ilk yıllarda 10′lu rakamlarda seyreden kriter sayısının bugün 200′ü geçtiği de belirtiliyor.

 Artık arama sonuçlarında üst sıralarda yer alabilmek her zamankinden daha zor. Bu durum aynı zamanda kısa yoldan zirveye ulaşmak isteyen kullanıcıları da ortaya çıkarıyor. Google’ın “spam” adıyla çağrılan bu tür durumlara karşı günün 24 saati yürüttüğü çalışmalar ise sayfanın sonuncu bölümünde görebiliyoruz. Burada ifade edilene göre Google’ın otomatik spam kontrolü gerekli durumlarda uzmanların müdahaleleriyle de gerçekleştirilebiliyor.

 Daha önce de arama motoru ve kullandığı algoritma ile ilgili bilgilendirici faaliyetlerde bulunan Google kullanıcıların sitelerinin ne tür işlemlerden geçerek belirli bir sırayı aldığını anlayabilmeleri konusunda hassas davranıyor.
En yeni konular, en gücel haberler. En son çıkan internet haberleri. Oyun haberleri. Hepsi webtegez.blogspot.com'da..
Blogunuz İçin Okuyucu Bulma!
 Blog yazan herkesin en çok merak ettiği ve istediği şeylerden birisidir,yazdığı yazıları okuyan birilerinin olması. Herkesin yazı yazma amacı farklı olabilir.Kimileri sadece eşleri,dostları için yazarken kimileri yazdığı yazılardan para kazanmak, çok fazla kişiye hitap etmek ister. Kimisi ise düşüncelerini dünyaya duyurmak, belkide yaşadığımız dünyayı çok daha iyi bir yer yapmak için yazar.

 Kısacası blog yazmaya başladığımız ilk aylarda amaç. Değerli bulduğumuz fikirleri ve amaçları hiç bir karşılık beklemeden yayınlamak, insanlarda okumak için bir arzu oluşturmaktır. Bu zaman alır. İlk başlarda kimse blogumuzu ziyaret etmez. Bunun sizde hayal kırıklığı yaratmasına izin vermeyin. Yukarıda dediğim gibi bu zaman alan bir süreçtir.

 Blogunuz için okuyucu bulmak için gereken bazı kurallar vardır.
1-) Biraz zaman;
 Dünyanın en zeki insanı sizsiniz. Kansere çare olan bir tedavi yöntemi geliştirdiniz. Bu tedavi yöntemini blog tutarak insanlarla paylaşmaya karar verdiniz. Ancak yazılarınızı kimse okumuyor. Unutmayın internet dipsiz bir kuyudur. İnsanların sizi bulması zaman alır. Sabırlı olmalısınız ve aynı istikrarı devam ettirmelisiniz.
2-) Kaliteli içerik ve iyi bir tasarım;
 Dünyada blog yazan milyonlarca insan var. Kendinize şu soruyu sorun, insanlar neden bir blogu sürekli takip eder?
 İnsanlara benzersiz ve kaliteli bir şeyler vermeye çalışın. Benzersiz içerikler ve kaliteli bir tasarım zamanla sizi diğer bloglardan ayırıp, dikkatleri üzerinize çekmeye yarar. Buda belirli bir okuyucu kitlesine sahip olmanızı sağlar.
3-) Link paylaşımı;
 Benzersiz bir içerik ve kaliteli bir tasarımın başka bir önemi ise, zamanla başka blogcularında dikkatini çekmek için iyi bir yoldur. Sizinle aynı konuda yazan yada kaliteli ve faydalı içerik sunan başka blogculara bağlantı vermekten korkmayın. Bu zamanla onlarda merak uyandırır ve onlarında sizin blogunuza bağlantı vermesine neden olur. Bir diğer artısı ise sağlam arkadaşlıklar geliştirebilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken nokta, rastgele bağlantı vermeyin. Bu sizin kalitenizi düşüreceği gibi okuyucularınız içinde kötü bir tecrübe olacaktır.
4-) Başka bloglara yorum bırakın;
 Uzun yıllardan beri blog okurum ve hiç bir zaman okuduğum bloga yorum bırakmazdım. Gel zaman git zaman bende blog yazmaya karar verdim, her yeni blogcu gibi nasıl okuyucu bulacağımı ve nasıl tanınacağımı düşünüp durdum. En güzel ve en keyifli yolun ise diğer bloglara yorum bırakmak olduğunu keşfettim. Sürekli takip ettiğim bloglara yorum bırakmaya başladıktan sonra, o sitelerden benim kişisel sayfama ziyaretler gelmeye başladığını fark ettim.
Bunun için dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var. Gelişi güzel yorum bırakmak size itibar kaybettireceği gibi hiç bir zaman okuyucu kazandırmaz. Yapacağınız yorumlarda faydalı olmaya çalışın. Eğer eleştiride bulunacaksanız, yapıcı eleştiri olmasına dikkat edin.Zamanla sitenize gelen bağlantı sayısının ve ziyaretçi sayısının arttığını göreceksiniz.
En yeni konular, en gücel haberler. En son çıkan internet haberleri. Oyun haberleri. Hepsi webtegez.blogspot.com'da..
 Başlığa bakıp aldanmayın, aslında kullanıcıları bir şeylere zorlamaya karşıyım. Türkiye'deki ilk blog yazarı abilerimizden eskiden beri bunu gördük, böyle öğrendik. Şöyle ki bize her zaman ziyaretçiyi belirli bir eylemi yapmaya zorlamamamızı öğütlediler.

Bu konuya "ne yaparsak blogumuz daha fazla okunur", teknik ayarlamalar dışında "insanların nasıl takipçimiz olmalarını sağlarız", "içeriğimizi nasıl okunur yaparız" başlıklarını da verebilirdim sanırım.

Kısacası, ziyaretçiyi blogunuza bağımlı hale getirin.

Konuyu yurtdışında gazetecilik okuyan arkadaşların yabancı bloglarında okudum, ilgimi çekti, kendi eklemelerimle yazmaya karar verdim.
1-Blogunuza gelen insanların kendilerini belli bir sürecin içinde bulmalarını sağlayın:
 Ne anlama geliyor bu; Bazı ipuçları, pratik tiyolar yayınlamaya başlayın. Bunları bir sürece tabi tutun. Örneğin bugün photoshopta "kırmızı göz nasıl yok edilir" yayınladınız, "bir sonraki yazımda da sizlere Avatar efekti yapmayı anlatacağım" gibisinden ilgi çekici bir şeyler yazın. Yaratıcı olun. Diziler dönemi çocukları değilmiyiz, aynı mantık. (gerçi bu durumdan hiç hoşlanmıyorum, beni sabırsız yapıyor)
2-Sorunları çözün:
 SEO konusunda bir blog açtıysanız, insanlar bir süre sonra size sorularla gelecekler. Onların sorunlarını çözerseniz, size daha sık uğramaya, sizi takip etmeye başlayabilirler. Konunun uzmanı olmanız takipçi sayınızı arttıracaktır. Hangi konu olacağı sizin yetenek ve bilgi birikiminize bağlıdır.
3-Karmaşık şeyleri basitleştirin:
 Belli konularla ilgili internette yüzlerce yazı bulunabilir. Ama ziyaretçiler yüzlerce sayfada dolaşmak istemezler. Aradıkları tek bir şeydir. Bitkilerle ilgili bir blogunuz var. Maydanoz yetiştirmek isteyen birisi blogunuza gelmiştir, ama kafasını öyle bir karıştırmışsınız ki, nereye bakacağına şaşırmış, maydanoz ekim zamanı, maydanoz ekimi, maydanoz dikim yöntemleri vs. başlıklı bir sürü makale ile karşılaşır. Halbuki aradığı "Maydanoz Nasıl Yetiştirilir"dir. Olayı basite indirgeyip, belki de alt başlıklı güzel bir makale hazırlayabilirsiniz.
4-Masalcı olun:
 İnsanlar hikayeleri severler. Hikayeler onların ilgilerini çekip, blogunuza bağlayabilir. Çok sayıda yemek blogları var mesela. Bazılarının çok tutulmasının nedeni anlatımı yapan kişilerin sadece yemek tarifi yazıp resimleri ile yayınlamaları değil, bu yemeklerle ilgili anlatımlar yapmalarıdır. İsim vermek istemiyorum reklama girer diye. Salt bilgi sıkıcıdır. Bilgiyi süslemeliyiz, iştah açıcı bir şekle getirip okurlara sunmalıyız.
5-Ziyaretçileri eğlendirin:
 İnsanların çoğu interneti eğlenmek için kullanırlar. Bir webmaster gibi değil bir kullanıcı gibi düşünmelisiniz. Eğlendirici olmazsanız blogunuz yerine kitap okumayı tercih ederler. Elbette blogunuza gelenler bir şeyler öğrenmek isterler, ama bu bir SEO blogu olsa bile, bunu yaparken eğlenmek istediklerine hiç kuşkunuz olmasın. İnsanları eğlendirmezseniz sıkılırlar veya kızarlar. Eğer kendinizi eğlendirici bulmuyorsanız, bu konuda kendinizi eğitin.
6-Sıradışı olun:
 Hedef kitlenizi iyi tanıyorsanız, alışılmışın dışına çıkın, sıradan ve sıkıcı olmayın, Onları düşündürün. Onları şaşırtın. Sürprizler yapın. Bu şekilde onların ilgisini çekebilirsiniz. (Takip ettiğim yabancı blogların beni hep bu şekilde çektiklerini bunu yazarken farkettim.)
7-Onlara yeni bir şeyler sunun:
 İnsanlar interneti yeni bir şeyler görüp öğrenmek için de kullanıyorlar. Onlara yeni araçlar, yeni ürünler, yeni bloglar, yeni satış modelleri, yeni insanlar, yeni kaynaklar vs sunarak yeniliklere boğun. Ne kadar yenilikçi olursanız o kadar iyidir.
8-Onlarla denenmiş bir şeyler paylaşın:
 kendi deneyimlerinizi veya başkalarının deneyimleri. "Denenmiş" bir şeyler neden internette çok tutar? Sanırım cevabı biliyorsunuz.

Artık ziyaretçileri kendinize nasıl bağlayacağınızı biliyorsunuz. Hadi o zaman, iş başına!

Kaynak: İyinet.Com
En yeni konular, en gücel haberler. En son çıkan internet haberleri. Oyun haberleri. Hepsi webtegez.blogspot.com'da..

 Sosyal medya gerek kullanıcı kitlesi, gerek basım yayın organlarına kaynak sağlaması yönünden internetin en güçlü silahı durumunda bulunan web kitlesidir.

 Sosyal medya denilince günümüzde akla gelen ilk sistem Facebook’tur. Fakat sosyal medya kapsamı daha geniş olan bir alandır. Twitter, Youtube, Pinterest gibi siteler de Sosyal Medyanın içine giren başlıca sitelerdir. Aynı zamanda internet üzerinde oluşturulan imza kampanyaları da sosyal medyanın gücünü gözler önüne sermektedir.

Sosyal Medyanın gücünü düşündüğümüzde kullanıcıların düşüncelerini herkese aktarabilmesi ve aynı düşüncede insanların birbirlerini bulabilmesi gibi apayrı alanları vardır. Örneğin ‘Webmaster’ olan kişiler "SEO" ağırlıklı bir konu üzerine tartışabilirler. Kendilerine özgü olan gruplarında Sosyal Medyanın gücünü kullanarak yüzyüze iletişim kurma ihtimalleri olmayan kişilerle tanışıp onların fikir ve düşüncelerini alabilirler. Yani Sosyal Medyanın şüphesiz ki en büyük gücü anlık iletişim ve kitlesel harekettir. Ve hatta öyle ki, bazı hükümetler sosyal medyanın gücünden korkarak ülkelerinde bu tarz kitlesel iletişim adreslerinin kullanımını yasaklamışlardır.

Sosyal Medya bugüne kadar gücünü çeşitli alanlarda ispatlamıştır. Örneğin ülkemizden örnek verelim. Twitter üzerinden bazı kişilerin kan ihtiyaçları, ilik ihtiyaçları veya okul araç gereci toplama kampanyaları gibi kampanyalar düzenlenebilmiş ve bunlar gerçekten başarı ile sonuçlanan etkinlikler olmuştur.

Fakat Sosyal Medya sadece bahsettiğimiz gibi interaktif ve faydalı olan bir sistem olarak görülmüyor. Özellikle internet üzerine yapılmakta olan ‘İyi Kullanırsan Faydalı, Kötü Kullanırsan Zararlı’ yorumunu aynı şekilde Sosyal Medya için de yapabiliriz.

İlk verdiğimiz örnek olarak en popüler Sosyal Medya Ağı olarak bilinen Facebook’u ele alalım. Facebook kullanıcılarına iletişim için çeşit çeşit imkan sunan bir sosyal ağ. Gruplar olsun, sayfalar olsun birçok kişi bunları kullanarak faydalı bir şekilde haberleşebilir. Fakat bu faydalı aktivitelerin ve iletişim imkanlarının aksine, birçok kişi Facebook’u bir oyun portalı olarak kullanıyor. Özellikle birçok oyun firmasıyla da anlaşmalı olan Facebook’un bünyesinde barınan ‘süre tabanlı’ oyunlar neredeyse herkesce en az bir defa denenmiş durumda. Özellikle bu oyunlarda geçirilen zaman hiç de azımsanacak gibi değil. Sosyal Medya oyunlarına özel yapılan bir istatistliğe göre kişiler ortalama 6 saatini Sosyal Medya oyunlarının başında geçiriyor. Bu durum sosyal medyanın da zararlı ve zaman öldüren bir sistem olabileceğini ortaya koyuyor.

Sosyal Medya’yı aktif olarak kullanıp kullanmamak, faydalarını görüp görmemek tabii ki siz kullanıcılara kalmış durumda. Fakat bu Sosyal Ağlar’ı faydalı kullanırsak hem kişisel gelişim hemde çevre yönünden bizi geliştireceğine şüphemiz yok.

Ayrıca son olarak eklemeliyim ki; Sosyal Medyada yapılan tüm hareketler (paylaşımlar, iletiler, yorumlar vb.) kayıt altına alınmaktadır. Yani yaptığınız hareketlerden en az gerçek yaşamınızda bulunanlar kadar sorumlusunuz. Bunun bilinciyle hareket etmek herkes için faydalı ve sorunsuz bir internet kullanımına imkan sağlayacaktır.
En yeni konular, en gücel haberler. En son çıkan internet haberleri. Oyun haberleri. Hepsi webtegez.blogspot.com'da..
Günümüzün webmasterları için kaçınılmaz sorunlarından birisi de seo ayarları olduğunu görüyoruz. Peki nedir bu seo ayarları ? Anladığım kadarıyla Seo işinin temel amacı web sitelerinde istenilen kelimenin veyahutta yazının diğer sitelerin yazılara karşın bir üs sıraya çıkmasını sağlamak. Haliyle sitenize gelen ziyaretçi sayısı artar bu da sizin reklam almanızı bu sayede reklamlardan fazla gelir etmenizi sağlar. Peki ne seo ayarları için ne yapmalıyız ?


Başlıkta da belirttiğim gibi ayarları Blogger'a göre anlatıyorum ;

Öncelikle başlık ayarlarımızı yapıcaz. Başlık ayarları denilen şey aramalarda önce konu başlığı sonra sitenizin ismi çıkmasını sağlıyacak.

Blogger panelinizden Şablon >> Html'yi Düzenle seçeneğine tıklıyayın
Gelen penceredeki  kutudan ''Widget Şablonlarını Genişlet''e tıkalamayı unutmayın...


<title><data:blog.pageTitle/></title>

Kodunu * 



<b:if cond='data:blog.pageType == "index"'> <title><data:blog.title/></title> <b:else/> <title><data:blog.pageName/> - <data:blog.title/></title></b:if>

Bununla değiştiriyoruz. Şimdilik bu kısım bitti.

İkinci olarak yapmamız gereken ise meta ayarlarını yapmak ( Gerekli birşey ), bu kodu bulun; ( Ctrl + F Kullanabilirsiniz )



<b:include data='blog' name='all-head-content'/>

Bununla değiştirin: 

<meta content='BLOGUNUZUN KISA AÇIKLAMASI' name='description'/>
 <meta content='BLOGUNUZUN ANAHTAR KELİMELERİ' name='keywords'/>
 <meta content='BLOG YAZARININ ADI' name='author'/>

Ve şablonu kaydedip ziyaretçilerimizin artmasını bekliyoruz :)